Fenerbahçe bir önceki UEFA maçında seyircinin sahaya attığı yabancı madde nedeniyle ceza almasına sebep olmuş, son 32'deki UEFA maçında Bate Borisov ile oynanacak maça seyircisiz çıkılacaktı. Maç güzel güzel oynanırken, bir anda hakem maçı durdurur ve minik bir paraşütle inen fişeği gösterir. Herkes şaşkın şekilde statta birbirine bakarken, biz televizyon başındakilerde televizyondan ne olduğunu anlama çalışır halde televizyonun sesini açmıştık. Herkes şaşırmıştı, bu olay nasıl becerilebilmişti diye...
Sonra ne mi oldu? Tabii ki raporlara yazıldı ve UEFA Disiplin Kurulu'na verildi Fenerbahçe.
O sıralarda Hürriyet gazetesi olayı yapanları bulmuş ve aşağıdaki röportajı yapmıştı. Okuyun, şaka gibi:)
Cem Yılmaz bunu okuduğunda ne düşünmüştür acaba? Aziz Nesin mezarından kalkıp gelip yuh artık dermiydi acaba?
Dün açıklandıki 1 maç daha ceza alındı ve para cezası. Ya arkadaş pes!!! Aynı havayı soluyoruz sizinle... Sizde oksijen fazla mı kaçıyor?
İşin birkaç yönü var;
1) Seyircisiz oynanacak maçın, saha avantajını yitirilmesi nedeniyle, Buffon'un bile korktuğu tribünlerin boş kalması neticesinde muhtemel tur atlayamama riski. Bahsettiğimiz de Çeyrek Final. Yanlış anlaşılmasın. Takım performansınız artırırsa bana göre finale kadar yolu var.
2.) Seyircisiz oynanan maçın hasılat kaybı.
3.) Seyircisiz oynanan maçtan dolayı benim yan sanayi dediğim, çevre esnafının kaybı. Onların en iyi kazandığı günler maç kaybı. Heleki böylesine önemli maçlarda, daha keyifli olunduğu için daha çok para harcanıyor.
4.) Bireysel olarak ve belki de sadece bu önemli maçlar için alınan kombine kartı olanların zararı... Kombine kartı sadece zenginler almıyor. Zor bela kredi kartı ile taksit yapıp, yılda 20 keyifli gün geçirmek için kıt kanaat alınan kartlar bunlar. Ve maç sayısı fazlalaştıkça, birim maliyeti azalmış, oh ne iyi etmişim de almışım denilen kartlar, tabii takım da iyi oynuyorsa...
Bunların hesabını kim verecek? Polis önleyemediği için elbette sorumluluk almayacak. Ne zaman aldıki. Hemen iki tane rapor, bilmem kaç tane polis memuru, bilmem kaç tane araç ile şu şu bölgelerdeydik. Şu sebeple bilmem kaç kişilik grubu yakalayamadık. Rapor da hazır. Peki merak ediyorum, aradan 1 hafta geçmesine rağmen bu arkadaşlar neden bulunamamıştır, gazeteciler bulduğu halde. Kimi kimden koruyoruz?
Ne zaman adam oluruz biliyor musunuz?
Kurumsal olarak Fenerbahçe Kulübü, bu kişiler için tazminat davası açtığı zaman,
Bireysel olarak kombine kart sahipleri tazminat davası açtığı zaman...
Bu resmen hak gaspıdır...
... kişilik bir gruptuk. Adam başı 10 TL vererek fişekleri aldık. Fişekleri maraton tribününün arkasındaki yolun karşısından attık. Sahaya düşeceğini ve bu kadar ses getireceğini tahmin etmedik.”
FENERBAHÇE, Bate Borisov’u eleyerek UEFA Avrupa Ligi’nde son 16’ya kalırken karşılaşma sırasında sahaya paraşütle düşen fişekler tartışma yarattı. Bu tablonun perde arkasını araştırdık ve öncelikle Fenerbahçe yöneticileri ve TFF yetkilileri ile görüştük. Ardından da fişek organizasyonunu yapan taraftarlara sorularımızı yönelttik. Öncelikle, Fenerbahçeli yöneticiler bu durumun emsalinin olmadığını ve UEFA’nın kendilerine ceza verip, vermeyeceğini bilmediklerini söylediler. UEFA’nın “Kulüpler stat dışından da sorumludur” dediğini ama böyle bir olayı öngörmediğini ve stat dışındaki kavgaları kast ettiğini söyleyen yöneticiler, ceza hakkında fikir sahibi olmadıklarını belirttiler.
Spor hukukçuları ise stat çevresinden Fenerbahçe’nin sorumlu olduğu için ceza alabileceğini ifade ettiler. Peki futbol tarihine geçen bu olayın kahramanları kimlerdi? Neden böyle bir işe girişmişlerdi? Amaçları neydi? Nasıl organize olmuşlar ve maliyeti nasıl karşılamışlardı. Dün uzun bir araştırmadan sonra şovu hazırlayanlardan S.G’ye ulaştık...
GÖRSEL BİR ŞOV PLANLAMIŞTIK AMA...
- Organizasyonu nasıl planladınız?
- 2-3 gün önce planladık. Facebook, twitter ve telefon yoluyla haberleştik.
- Böylesine bir etki yaratacağını düşünmüş müydünüz?
- Hayır. Aklımızın ucundan bile geçmedi. Bu kadar ses getireceğini tahmin etmedik
- Fişekleri nereden buldunuz? Maliyetlerini nasıl karşıladınız?
- Nereden alındığını bilmiyorum ama herkes 10 TL para verdi. Yaklaşık 50 kişinin ortak organizasyonuydu. Paralar toplandıktan sonra bir arkadaşa verdik. O arkadaş gidip topluca aldı. Sonra da bize dağıttı.
- Fişekleri nereden attınız?
- Maraton tribününün arkasındaki yolun karşısından attık. Fişekleri Salı Pazarı’ndan atmadık.
POLİSTEN ERKEN DAVRANIP, KAÇTIK
- Polis sizi gördü mü?
- Evet. Yaklaşık 50-60 çevik kuvvet polisi 100 metre gerimizden koşmaya başladı. Biz de Salı Pazarı’na doğru koştuk. Polisler bize yetişemeden oradaki kalabalık taraftar grubunun içine karıştık. Kalabalığın içinde kaybolunca kimse göz altına alınmadı.
- Fişeklerin sahaya düşmesini planlamış mıydınız?
- Hayır. Aklımıza bile gelmemişti. Zaten sadece 1-2 tane düşmüş. Biz sadece takımımıza destek vermek için bu fişekleri gökyüzüne gönderdik. Sahaya düşen fişekler tesadüf olmuş tamamen.
- Yaş ortalamanız kaçtı?
- 21-22 yaşlarındayız. Her gruptan kişiler vardı. Fenerbahçe’yi seven ve zarar vermek istemeyen taraftarlarız. Bu şovu yaparken zarar vermek aklımızdan bile geçmedi. Tamamen takıma moral vermek için yaptık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder